UZUN İNCE BİR YOLDAYIM...
UZUN İNCE BİR YOLDAYIM Uzun ince bir yoldayım Gidiyorum gündüz gece Bilmiyorum ne haldayım Gidiyorum gündüz gece Dünyaya geldiğim anda Yürüdüm aynı zamanda İki kapılı bir handa Gidiyorum gündüz gece Uykuda dahi yürüyom Kalkmaya sebep arıyom Gidenleri hep görüyom Gidiyorum gündüz gece Kırk dokuz yıl bu yollarda Ovada dağda çöllerde Düşmüşüm gurbet ellerde Gidiyorum gündüz gece Düşünülürse derince Irak görünür görünce Yol bir dakka miktarınca Gidiyorum gündüz gece Şaşar Veysel işbu hâle Gâh ağlaya gâhi güle Yetişmek için menzile Gidiyorum gündüz gece Sabahın bir vakti düşüyor dilime bu sözler. Uzun ince bir yoldayım, gidiyorum gündüz gece, bilmiyorum ne haldeyim, yürüyorum gündüz gece... Her birimizin iki kapılı olan bu handan, bir girişimiz birde çıkışımızın olduğunu vurgulayan. bir terk etme ve bir terk edilişi içinde barındıran iki yönlü bir hikaye. Vefa ile vefasızlık duygusunu içinde barındıran hikayesi ile de...